Hayalinizdeki Home Office’i Kurmak için Yapmanız ve Yapmamanız Gereken 5 Şey
Her gün çalışmak için sabırsızlanacağınız hayallerinizdeki home office’i oluşturmak için bu ilham verici ipuçlarına göz atın. Tasarım becerilerine veya büyük bütçelere ihtiyacınız yok.
“Hayalinizdeki home office” için hızlı bir Google araması size hem ilham erebilir hem de bir çok fikir içinde kaybolabilirsiniz.
Bir yandan, çok sayıda, inanılmaz, imrendiren örnekler göreceksiniz. Ancak maddi sebeplerden ya da kısıtlı alanınızdan dolayı bu fikirleri erişilmez bulabilirsiniz.
Peki gururla “benim” diyebileceğiniz, (ve belki de sosyal medya hesaplarınızda paylaşabileceğiniz) hayallerinizin home office’i nasıl oluşturulur?
Birkaç fikrimiz var. 😊
İster dar bir bütçeyle, ister sıfır tasarım becerisiyle çalışıyor olun, anlattığımız yapılması ve yapılmaması gerekenler, mutluluğunuzu ve motivasyonunuzu artıran özel bir çalışma alanı oluşturmanıza yardımcı olacaktır.
Hayallerinizdeki Home Office Alanını Oluşturmak için Yapılması ve Yapılmaması Gereken 5 Şey
Yol boyunca kendinizi strese sokmadan hayalinizdeki home office’i kurmak için bu beş ipucunu kullanın:
1. Başlar başlamaz Pinterest’e Koyabileceğiniz Bir Ortam Oluşturmanız Gerekiyormuş Gibi Hissetmeyin
Home office fikirlerine ve örneklere göz atarken, çoğunun profesyonel portföylerden geldiğini kolayca unutuyoruz.
Tıpkı sizin online olarak öne çıkmanıza yardımcı olacak uzaktan çalışma iş portföyünüz olması gibi, ev tasarımcıları, dekoratörler ve sosyal medya fenomenleri de çalışmalarını sergilemeye isteklidir.
Bu ofis alanları üst kalibre tasarım dergilerinde yayınlanası türdendir. Ama aynı zamanda, bu alanları oluşturmak çok ciddi maliyetler demektir.
Çoğu insan bir profesyonelle çalışma lüksüne sahip değildir ve buna gerek yoktur.
Bu nedenle bu fikirlerden bir kaçını size ilham vermesi için kaydedin, ancak onları birebir kopyalamak için kendinizi zorlamayın.
Alanınızı yavaş yavaş, zaman içerisinde, ihtiyacınız oldukça parça ekleyerek oluşturabilirsiniz.
Bir gecede bir dönüşüm beklememeye çalışın ve alanınızın kısa bir sürede”benim diyebileceğiniz” gurur duyduğunuz özel ve anlamlı bir ortama dönüşeceğini göreceksiniz.
2. Bir Servet Harcamayın
Bütçeniz olsun ya da olmasın, hayallerinizdeki home office’i oluşturmak için bir servet harcamanıza gerek yok. Aslında, home office alanınızı oluşturmak için sadece bir kaç elzem parçaya ihtiyacınız var.
Elbette, tüm maaşınızı gösterişli bir alan kurmak için harcayabilirsiniz, ancak kendi versiyonunuzu kolayca yeniden oluşturabilir ve bütçenizi başka alanlara ayırabilirsiniz.
Hayalinizdeki home office’e harcadığınız miktar doğrudan daha fazla veya daha az üretkenliğe dönüşmeyecektir.
İlham verici, motive edici ve dikkat dağıtıcı olmayan bir alan yarattığınız sürece, orada çalışırken harika zaman geçiriyor olacaksınız. Bu yüzden paradan tasarruf edin ve yaratıcı olun.
3. Ne İstediğinizi Anlamak için Zaman Ayırın
Sizde bir tasarımcıdan ziyade geliştirici ya da pazarlamacı ruhu varsa?
Başkasının “cool” veya modaya uygun olduğunu düşündüğü şeyi kopyalamak yerine, size neyin “hoş” geldiğini anlamaya çalışın.
Kendi alanınızı oluşturun, her geçen gün daha da üretken olduğunuzu fark edeceksiniz. Yaratıcılığınızı konuşturun!
Baktıkça gülümsediğiniz bir kedi fotoğrafı mı var? Masanızın yanında görebileceğiniz bir yere yerleştirin.
Oyuncu koltuklarının rahatlığını seviyor ancak ofis alanınızda kötü duracağını mı düşünüyorsunuz? Kimin umrunda!
Alanınıza sadece size keyif veren şeyler ekleyin.
Sevdiğiniz şeyleri bulmaya odaklandığınızda, alanınızı neredeyse kullanılamaz ve rahatsız hale getirebilecek kadar “mükemmelleştirmeye” ihtiyaç duymayacaksınız.
Hayalinizdeki ofisin rahat, işlevsel ve tamamen kendinize ait olduğunu görene kadar bu parçaları zaman içinde yavaşça ekleyin.
4. Alanınız Kısıtlıysa Yaratıcı Olun
Büyük bir ofis alanına sahip olmayı umursamayın. Tekrar ediyoruz, alanınızın büyüklüğü o alanda ne kadar iş yapabileceğinizi değiştirmez.
İhtiyacınız olan tek şey, bilgisayarlarınız için bir masa veya çalışma alanı ve ergonomik bir sandalye gibi temel eşyaları koyabileceğiniz küçük bir alan.
Dahil etmek istediğiniz diğer her şey – dosya dolabı, hoparlör sistemi, iç mekan bitkileri gibi. — sadece ortamın biraz daha gösterişli olmasını sağlar.
Alanınız o kadar da geniş değilse bu noktada yaratıcı olmaya çalışın. Küçük, kullanılmayan bir köşe veya yeniden tasarlayabileceğiniz bir dolap alanı bulun.
Doğal ışık da her zaman bir artıdır, çünkü yaratıcılığı teşvik edebilir ve ruh halinizi yükseltebilir. Ve potansiyel çalışma alanınız, evcil hayvanlarınız, çocuklarınız ya da ev arkadaşlarınız tarafından nadiren ziyaret edilen bir alanda olursa verimliliğiniz için çok daha iyi olur.
5. Bütçenizi Aşmamak için Tutumlu Olun
Uzaktan çalışma trendinin yükselişiyle piyasaya çıkan tüm yepyeni ofis eşyalarını almak konusunda hevesli olabilirsiniz.
Ama internette bir çok platformda harika ikinci el eşyalar da bulabilirsiniz.
Bir zamanlar başka kişilerin çok sevdiği bu eşyalar, aynı zamanda ofisinize vintage bir hava da katacaktır.
Yeni bir eşyayı çok sevdiğiniz zaman, satın almadan önce gerçekten ihtiyacınız olduğundan emin olun. Daha sık kullanacağınız eşyalara yatırım yapmak, örneğin doğru yükseklikte rahat bir sandalye veya masa, üretkenliğinizi arttırır ve sizi mutlu eder.
Unutmayın, bu eğlenceli bir süreç olmalı.
Kendi alanınızı yaratın, onu zaman içinde güzelleştirmenin keyfini çıkartın ve yavaş yavaş sizi mutlu edecek parçalar ekleyin. Bu şekilde, her gün daha da zevk aldığınız bir çalışma alanı yaratırken hiç de zorlanmayacaksınız.
Comments are closed